Yapı teknolojilerinde hafif, hızlı ve endüstrileşmiş çözümler arayışı uzay kafes sistemlerin doğmasına sebep olmuştur. Bu sistemler yapılarda büyük açıklıkların kolonsuz ve hafif bir strüktür ile geçilmesini sağlayarak işlevsel olarak yapıların daha esnek ve kullanışlı olmasını sağlamıştır.
Uzay kafes sistemler , birbirlerine düğüm noktalarından bağlı, basit çekmeye yada basınca çalışan doğrusal çubuklar ağından kurulu düzenlerdir. Bu çubuklar düzeni, üzerine etkiyen dış yükleri iki doğrultuda mesnetlere ileten ve boşluğun organize edilmesi ilkesine göre üretilen çağdaş sistemlerdir. Uzay kafes strüktürlerle normal olarak statik, konstrüktif zorlamalara gidilmeksizin, yapısal oluşumunun verdiği olanaklarla, büyük açılıklı yapıların örtülmeleri konusu çözümlenmektedir.
|
Awaji Yumebutai Greenhouse Statik yararları açısından, bu sistemler diğer bir çok taşıyıcı sistemlere oranla çok daha hafiftirler. Sabit yüklerin azlığı sadece çatıda değil, alt sistem öğeleri ile temellerde kendini göstermekte, buna bağlı olarak maliyet önemli ölçüde azalmaktadır. Uzay kafes strüktürler, günümüzde Türkiye’ de büyük açıklıklı sanayi yapılarının örtülmeleri konusunda oldukça fazla uygulama alanı bulmaktadır. Teknolojinin ilerlemesiyle birlikte bu sistemlerle 100 m’ye kadar olan açıklıkları örtülebilmektedir. Bu strüktür sistemleriyle kare, dikdörtgen, poligon ve daire şeklindeki mekanlara uygun örtü biçimleri oluşturulabilmektedir. En geniş kullanım alanları spor salonları, uçak hangarları ve endüstri yapılarıdır. Özellikle endüstri yapılarında bu sistemlerden kolaylıkla yararlanılarak, olumlu kitle ve mimari anlatımlar kazanılmaktadır. Uzay kafes strüktürler oldukça geniş biçimsel olanaklar da sağlanmaktadır. Düzlem yüzeyler ve bunun katları geliştirilebileceği gibi, ayrıca kubbe ve tonozsal biçimler ve bunların tekrarı şeklinde de kurulabilmektedir. Uzay kafes strüktürler donatı yerleşiminde de yararlılıklar sağlayabilmektedirler. Elektrik, sıhhi tesisat, havalandırma kanalları klima, iklimleme sistemleri gibi donatılar, bu sistemlerin oluşum ilkesinden doğan boşluklarda kendilerine kolaylıkla yerleşim alanı bulabilmektedir. Bu donatılar her doğrultuda yer alabilmektedirler. Elektrik bağlantıları çubukların içinden geçirilerek de yapılabilmektedirler. Gün ışığı sağlanması aynı boşluklarda pencere öğeleri oluşturmak suretiyle kolayca çözümlenebilmektedir.
|
Gosyun Bridge
Uzay kafes sistemleri gerekli tasarım ve mühendislik hesapları yapıldığında her yükü taşıyabilir. Resimde görüldüğü gibi sürekli ve hareketli yüklerin olduğu köprüde taşıyıcı sistem olarak uzay kafes seçilmiştir.
|
Dr. Max Mengeringhausen (1903-1988) Dr. Max Mengeringhausen uzay kafes sistemleri geliştirmiş ve 1940’lı yıllarda yapılarda kullanmıştır. Mengeringhausen “Bauhaus” ekolü ile ortaya çıkan mimaride berraklık, güzellik ve işlevselliğin en güzel örneğini uzay kafes sistemlerini geliştirerek ortaya koymuştur. Mengeringhausen 1919 yılında Weimar’da kurulan “Bauhaus” ile yakın bir ilişki içindeydi. 1925 yılında Wassily Kandinsky, Lyonel Feininger, Paul Klee gibi sanatçıların yaşadığı Dessau’ya yerleşti. I. Dünya Savaşından sonra Walter Gropius ve Mies Van Der Rohe tarafından yönetilen “Bauhaus” mimari ve ev dekorasyonu konusunda yeniden yapılanmanın öncüleri oldular. Bauhaus’un kurucusu olan Gropius, Mengeringhausen’i 1930 yılında “Siemensstadt Konut Alanı” projesinde ekip yöneticisi yapmış ve proje için şu ilkesini benimsetmiştir: ” Bizim zamanımızın mimarisinde gerçekleşen büyük değişimleri gösterebilmek için yeni bir yol bulunmalıdır .” Bauhaus’un ortaya koyduğu fikir berraklık, güzellik ve işlevselliğin birleşmesidir. Bu anlayış içinde bulunan ve çalışan Mengeringhausen daha sonraki yıllarda geliştirdiği çubuk / düğüm sistemler için Gropius’a minnet borçludur diyebiliriz. Mengeringhausen’in geliştirdiği çubuk / düğüm (uzay kafes) sistem ile ilk yapılar 1942 yılında yapılmıştır. Çubuk / düğüm sistemler kısa zamanda büyük programlar içinde endüstriyel şekilde üretilen sistemler olmuşlardır. Uzay kafes taşıyıcı sistemlerin birim elemanı, altı çubuk ve dört düğüm noktasından oluşan bir dörtyüzlüdür. ‘Böyle bir dörtyüzlü her biri aynı düzlem içinde bulunmayan üç çubukla kolaylıkla büyütülebilmektedir. Çubuk birleşimleri, montajda çeşitli kolaylılar sağlayan patentli düğüm noktası elemanları ile yapılmaktadırlar. Çok yüzlü (polyheral) strüktürün üç yönlü versiyonunu planör uçakların kanatlarında kiriş sistemi olarak 1907’de kullanan Alexander Graham Bell sistemin ortaya çıkmasında öncü olmuştur. 1940’lı yıllarda ise Dr. Max Mengeringhausen bu sistemi geliştirerek uzay kafes sistemlerin yapılarda kullanımını başlatmıştır. |